‘Türkiye’nin potansiyeli yılda 2 milyon araç’
Büyüme stratejisini Çin pazarı üzerine kurmanın kısa vadede kendilerine sıkıntı yaratacağını gören Almanlar, yeni pazar arayışına girdiler. Duisburg Merkezli CAR-Institut, Türkiye’nin yılda 2 milyonluk bir pazar potansiyeli olduğunu rapor etti.
Büyüme stratejilerini tamamen Çin üzerine kurmuş olan dünya markaları, bu pazar her ne kadar 2016’ta da büyümesi beklense de, riskler içermeye başladığından, alternatif arayışlarına girdiler. Almanya’nın önde gelen iki premium markası BMW ve Mercedes’le, Duisburg merkezli otomotiv araştırma şirketi CAR Enstitüsü üst düzey yöneticileri alternatif pazarlar içinde yılda 2 milyon adetlik binek otomobil pazarı potansiyeliyle Türkiye’nin dikkat çektiğini dile getirdiler.
Alman markaları Türkiye’yle birlikte, Uzak Asya, Kuzey Afrika ülkeleri ve İran’ın potansiyelini masaya yatırdılar. Duisburg Merkezli CAR Enstitüsü adına konuşan Ferdinand Dudenhofer, bu yıl 1 milyon 130 bin aracın satılmasının beklendiği İran’ın 2020 yılındaki potansiyelinin 1 milyon 600 bin araç olduğunu, bunun da bugünkü İtalya pazarına eşdeğer bir büyüklük olduğunu vurguladı.
Ferdinand Dudenhofer, gelecek yıldan itibaren, geleneksel olarak Fransız markalarının çok güçlü olduğu Kuzey Afrika pazarlarının da tıpkı İran gibi Alman üreticilerin ilgi alanına girmesini beklediklerini ifade etti.
Daimler Başkanı Dieter Zetsche, Cenevre Otomobil Fuarı’nın başlamasından kısa bir önce yaptığı bir konuşmada, yeni açılan pazarlarda somut imkanlar olduğunu gördüklerini belirtirken, Duisburg Merkezli CAR Enstitüsü, Hindistan, Endonezya, Tayland, Vietnam gibi uzak Asya ülkelerinin tıpkı Çin gibi gelişecek ekonomilere sahip olduğunu ve büyük potansiyelleri olduğuna inandıklarını belirtti.
Bazen beklenmeyen gelişmelerin fırsatlara gölge düşürdüğünü belirten Dieter Zetsche, “şu sıralar zor günler geçiren Türkiye’de geçen yıl 730 bin otomobil satıldı, bu rakam ülke potansiyelinin çok altında” dedi. Duisburg Merkezli CAR Enstitüsü temsilcisi Ferdinand Dudenhofer ise Türkiye’nin yılda 2 milyon adet otomobilin satılabileceği bir pazar potansiyeline sahip olduğunu belirtti.
Yeni pazarlar lüxe ilgi duyuyor
Daimler Başkanı Dieter Zetsche, Cenevre Otomobil Fuarı’nın başlamasından kısa bir önce yaptığı bir konuşmada, yeni açılan pazarlarda somut imkanlar olduğunu gördüklerini belirtirken, Duisburg Merkezli CAR Enstitüsü, Hindistan, Endonezya, Tayland, Vietnam gibi uzak Asya ülkelerinin tıpkı Çin gibi gelişecek ekonomilere sahip olduğunu ve büyük potansiyelleri olduğuna inandıklarını belirtti.
Daimler Başkanı Dieter Zetsche kısa bir süre öncesine kadar yerli markaların çok güçlü olduğu Güney Kore’de acaba 1000 adet otomobil satabilir miyiz diye düşünüyorduk, bugün bu ülkede yılda 30 bin araç satıyoruz. Tıpkı bu ülke gibi, Premium araçlarının hiç şansının olmadığı düşünülen Hindistan’da da bugüne dek görülmemiş fırsatlar olduğunu gözlüyoruz dedi.
Pazarın büyümesi için vergi azaltılması şart
Geçen hafta gerçekleştirilen Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Genel Kurulu’nda konuşan Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Kudret Önen, “Biz hiçbir zaman ‘vergiler azaltılsın, pazar büyüsün’ demedik ama artık pazarın ciddi olarak büyümesi lazım. Bundan sonra biz Türkiye’de büyük yatırımlar istiyorsak, pazarın biraz büyümesi lazım. Pazarın büyümesi için de vergilerin azaltılması şart” dedi.
Kapıları açılan İran, tüm batının iştahını kabartıyor
Dün kapılarını kapatan Cenevre Otomobil Fuarı sırasında konuya ilişkin konuşan BMW Başkanı Harald Krüger marka olarak henüz İran pazarıyla ilgili bir kararlarının olmadığını, ancak sadece Çin’in büyümesine dayalı bir büyümenin de sağlıklı olmadığı için alternatif pazarlara yoğunlaşmak gerektiğini dile getirdi. Daimler ise İran’la yeniden çalışmak için girişimlere başladı bile. İran’ın batıya hızlı bir şekilde yeniden entegre olmaya başlamasıyla birlikte, Mercedes’in 2007 yılına kadar işbirliği içinde olduğu, İran Khodro Grubu şirketlerinden Setareh ile binek otomobillerinin İran distribütörlüğü konusunda anlaşmaya varmak üzere olduğu konuşulmaya başlandı bile.