Sürüş İzlenimi – Yeni Megane Sedan
Türkiye’de otomobil pastasının büyük dilimini alan C sınıfı sedan pazarının yeni oyuncusu Reanult Megane Sedan’ı kullandık.
İkinci nesil Megane Sedan, tasarımı ve konforuyla Türkiye’de çok popüler bir otomobil olmuştu. Üçüncü nesil Megane’ın sedan versiyonu sayılabilecek Fluence da yüksek satış adetleri yakalayarak pazarın zirvesinde uzun süre Renault’yu temsil etti. Marka şimdi Megane Sedane’ı yeniden canlandırarak rekabeti yukarı taşıma amacında. Bursa’daki Oyak Renault fabrikasında üretilecek olan otomobil, 30 ülkede piyasaya sunulacak.
Tıpkı hatchback versiyonu gibi, Megane Sedan da ilk bakışta dikkat çeken bir otomobil. Ön ızgaradaki büyük Renault logosu ve LED gündüz farları ilk dikkat çeken detaylar. Arka tarafta, sürekli yanan LED stopların da yardımıyla C sınıfı sedan otomobillerde alışık olmadığımız şık bir tasarımla karşılaştık. Dikkatimizi çeken bir diğer ayrıntı da panaromik cam tavan oldu. Yukarıdan bakıldığında ön ve arka camın tek parça olduğu illüzyonu başarılı bir şekilde yansıtılmış. Boyutları itibariyle halefi Fluence’dan sadece 1.5 santimetre uzun olsa da, olduğundan daha büyük görünen Megane Sedan, bir üst sınıfa da göz kırpıyor.
Otomobilin içine oturduğumuzda Renault’nun üst modeli Talisman’a çok benzer bir alanla karşılaştık. Kullandığımız modelde bulunan ve Talisman ve Espace’da da kullanılan 8.7 inç dokunmatik ekran, otomobille ilgili hemen her ayarı yapmayı sağlıyor ve kokpitin temiz ve minimal görünmesine yardımcı oluyor. Direksiyon oldukça konforlu olmakla birlikte, markaya yabancı olanlar için direksiyon üstü kumandalarının kullanımına alışmak biraz zaman alabilir. En üst donanım seviyesinde sunulan açılıp kapanabilir head up display de kabinde dikkat çeken aksesuarlar arasında.
Sürüş esnasında bir Fransız otomobilinden beklediğimiz konforu bulduk. Bozuk yol zeminlerini kompanse etmenin yanı sıra kabine giren yol sesi de kontrol altında tutulmuş. Megane, net direksiyon tepkileri ve selefi Fluence’dan 3.5 cm daha alçak olmasının da avantajıyla virajlarda güven veriyor. Üretici, uzun bir listeyle sıralanabilecek birçok elektronik destek sistemini de donanım seviyesine bağlı olarak sunuyor. Bunlar arasında şerit takip sistemi, kör nokta uyarı sistemi ve yorgunluk tespit sistemi gibi yardımcılar yer alıyor. Yokuş kalkış desteği, ESP ve hız sabitleme ise en düşük donanım paketinden itibaren mevcut.
Megane Sedan, 5 motor ve 4 şanzıman seçeneğiyle piyasaya sürülecek. Otomatik şanzıman opsiyonu ise her motorla birlikte sunulmamış. Örneğin bizim kullandığımız 1.6 dCi 130 beygir gücündeki ünite yalnızca 6 ileri manuel vites kutusuyla satın alınabiliyor. Motorun ürettiği 320 nm tork sayesinde hızlanmada sorun yaşanmıyor. Şanzımanın ise vites geçişleri rahat ve net bir şekilde gerçekleşiyor. Bu kombinasyonun 0-100 km/s hızlanması 10.5 saniyede tamamlanıyor ve 201 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Yakıt tüketimi ise haliyle Renault’nun 1.5 dCi ünitesinden biraz fazla olsa da, aradaki farklar kabul edilebilir seviyede. Üretici, ortalama 4.1 lt/100 km tüketim değeri iddia ediyor. Biz pek ekonomik olmayan bir kullanım tarzıyla 5.5-6 lt/100km değerlerini sürüşümüz süresince gözlemledik.
Renault, hem C segmenti sedan, hem de toplam pazarda liderliğe oynayan bir marka ve Megane Sedan, tıpkı öncüleri gibi çetin bir rekabete giriyor. Resmi bir satış beklentisi dillendirilmese de, geçmiş rakamların ışığında söyleyebiliriz ki, bu otomobilden yollarda oldukça fazla göreceğiz. Fiyatlar da biraz buna bağlı olarak geniş bir yelpazede tutulmuş. Baz model olan 1.6 litre benzinli Joy donanım seviyesinde satış fiyatı 62.600 TL iken, fiyat skalası 96.750 TL’ye doğru uzanıyor.