Kışlıklara geçelim, İstanbul Belgrad Ormanı bisiklet rotası
Şehirden uzaklaşmak, bisiklet üzerinde huzura ulaşmak isteyenlerin bir kısmının bildiği bir kısmınınsa hiç gitmediği bir yol belki de. İstanbul Avrupa yakasında sahil yolundan yukarıya Belgrad Ormanı’nın derinliklerine, huzura gittik geçtiğimiz hafta Cumartesi günü.
Yazdan kalma bu son Cumartesi gününde, güneşin yüzünü göstermeye yeni yeni başladığı sabahın ilk saatleri buluşma zamanımız. Bu saatler oldukça serin olduğundan ekipte kıyafet açısından farklılıklar oldu. Bir kısmımız şimdiden kışlıklara geçti bile. Günün ilerleyen saatlerinde kendisini gösteren güneş turumuzu biraz daha uzun tutsak kışlık giyinenlere sorun yaratabilirdi.
Toplanma yerimiz de Avrupa yakası turlarımızda çoğu zaman olduğu gibi Sarıyer sahili. Biz burada toplanıp, yolu sahilden terse doğru biraz gidip ısınmayı tercih ediyoruz kendimizi hemen yokuşa vurmamak için. Öncelikle sahil yoluna çıktık, sabahın ilk saatleri deniz kenarı oldukça serin ama otomobil gürültüsü ve kalabalığı yok. İstinye’ye kadar 10 km kadar gidip, tekrar Sarıyer yönüne döndükten sonra Çayırbaşı’nda bir yakıt molası veriyoruz.
Kısa bir tuvalet ve su molası sonrası, Bahçeköy yönüne doğru tırmanmaya başladığımız ilk yokuş; kısa, çok dik olmayan, yolun iki tarafında ağaçlar eşliğinde bir yokuş olduğu için çok büyük keyif veriyor bize.
Kapadokya’ya yarışa gittiğimizden bu yana ilk defa bisiklete binme şansımız olduğu için ekip yorgun. Başka bisikletçiler yokuşta yanımızdan geçip gidiyor…
Bu yokuşun hemen sonrasında su kemerlerinin orda çok kısa bir mola veriyoruz ve toparlanıp Belgrad ormanına doğru yola devam ediyoruz. Belgrad ormanına motorlu taşıtlarla girmek ücretli, biz ise iki tekerlekli insan gücüyle giden taşıtlarımızla ücret ödemeden bu keyifli ortamda gezintimizi yapabiliyoruz. Ormana girer girmez yine bir küçük yokuş karşılıyor bizi. Ormanın içerisindeki otoparka ise o yokuşun arkasından oldukça keyifli bir inişle varıyoruz. Bu inişi yaptığımız yolun tek yön olması, karşıdan herhangi bir araç gelmemesi de yol bizim hissiyatı veriyor. Burada sularımızı tazeleyerek ormanın derinliklerine doğru yolumuza devam ediyoruz.
Mükemmel doğanın, oksijenin ve güzelliğin bir arada olduğu orman yollarından yeniden bir yokuş karşımıza çıkıyor. Burada arkadaşımız Arda, bir küçük sıkıntı yaşayarak dengesini kaybediyor ve bisikletinden düşüyor, yokuş gözünü korkutmuş olsa gerek. Şaka bir yana büyük olabilecek bir kazayı ucuz atlatarak gülerek yola devam edebiliyoruz.
Rotamızın Belgrad Ormanı içerisindeki bölümü Kemerburgaz, Göktürk’te son buluyor. Buradan dönüşümüz ise biraz daha trafik eşliğinde oldu. Rotayı bu seferlik hamlığımız sebebiyle orta halli 50 km’de tamamladık.
Bazı bisikletçiler için uzun bazıları içinse kısa sayılabilecek ama bize bu seferlik tam kararında gelen bu turumuzda oldukça keyifli ama yorulmuş bir şekilde Sarıyer Sahili’ne geri dönerek kahvaltıya geçiyoruz.
Bu tarz rotalar her zaman insanlara huzur veren hafta içindeki tüm stresi geride bırakmayı sağlayan rotalar olarak mükemmel bir hafta sonu yaşamasına yardımcı oluyor. İstanbul gibi bir metropolde bu tarz ormanlık bisiklet rotaları bulmak zor. Biraz yokuş biraz zorluk da bu işin tuzu biberi…